Feminizm Atölyesi: Etin Cinsel Politikası
“Eşitlik bir fikir değildir; bir pratiktir” (Carol J. Adams)
Her on yedi saniyede bir kadın tecavüze uğruyor. Her bir saniyede yüzlerce hayvan öldürülüyor. “Dayak yiyen kadınlar” gerçekliği her gün yüzümüze çarpılıyor ekranlardan ve gazete sayfalarından. Çiftliklerin esir ettiği, mezbahaların katlettiği hayvanlar “marketteki et”e indirgeniyor günümüzde. Etin hem protein için zorunlu olduğuna hem de gücün kaynağı olduğuna inanmamız için örülen mit, aslında erkeğin potansiyel şiddet eğilimiyle üstünlük kurmasına neden oluyor. Etçilleri yiyen etçiller, kafamızdaki iktidar piramidinde en üste yerleştiriliyor ve bu haliyle gündelik hayatımızın her köşesine sızıyor. Reklamların neredeyse tamamında etleri yenen hayvanların kadınsı temsil edilmesi ve eril zihinde seks yapılacak kadının et veya piliç görüntüsünde olması yapbozu kendiliğinden tamamlıyor. Tüm bu olguları ve genel olarak ataerki ile et tüketimi arasındaki diyalektik bu tabloyu anlamamız için önemli referanslar ve çözüm önerileri sağlıyor.
Atölye Yürütücüsü: Dilara G. Çamlıbel
Atölye Süresi: 150 dk.